Tarihi M.Ö. 8. yüzyıla dayanan Olimpiyat oyunları, çok sayıda sporu ve kültürü bir araya getiren uluslararası bir etkinlik. Olimpiyatlar, her ne kadar dört yılda bir düzenlense de severleri ve bekleyenleri çok fazla. 2021’de pandemi sebebiyle düzenlenemeyen oyunlar, geçtiğimiz günlerde düzenlenen açılış töreni ile sporseverlerle buluştu. Bu yıl da geçen senelerde olduğu gibi olimpiyatlar, dostluk çatısı altında kıyasıya rekabetle geçiyor. Ancak bugüne kadar olimpiyat tarihinde öyle olaylar yaşandı ki günümüz rekabetlerini geride bırakır. 

Gelin, olimpiyat tarihinin unutulmaz anlarına birlikte bakalım.

Adsız Kopyası

Tek ülke, 255 madalya

Olimpiyat oyunları, günümüzde çok popüler olsa da bundan yıllar önce bu kadar bilinmiyordu. İletişim çağının yükselişi, olimpiyatlara katılımı ve oyunların izlenme oranlarını artırdı. Örneğin; 1904 yılında St. Louis’de düzenlenen olimpiyatlara, gidiş geliş oldukça pahalı olduğu için diğer ülkelerden katılım oldukça az oldu. Olimpiyata katılananların çoğu ABD vatandaşıydı. Bu nedenle dağıtılan 280 madalyadan 255’ini, ABD’li sporcular kazandı. Tarihte en fazla madalya alan ülke hala ABD olarak geçiyor.

Adsız Kopyası

Sonu gelmeyen mücadele

Olimpiyatlarda gerçekleşen bir diğer ilginç olay da 1912 yılında Stockholm’de yaşandı. İsveç’te düzenlenen oyunlarda, şampiyonluk için güreşen iki sporcunun mücadelesi saatlerce sürdü. Ancak iki sporcu da mücadeleyi bir türlü sonlandıramadı. Her iki sporcu da altın madalyayı kazanmak için tam 9 saat boyunca güreşti. Daha sonra hakem heyetinin kararıyla maç sona erdirildi. Ve maçın sonunda iki güreşçi de ikinci ilan edilip, gümüş madalya kazandı.

Adsız Kopyası

Hayvan sever sporcu

Belki de Olimpiyat tarihinin en tatlı olaylardan biri 1928 yılında Amsterdam’da düzenlenen oyunlarda yaşandı. Avustralyalı kürekçi Henry Pearce, çeyrek final yarışındayken kayığını nehirden geçmeye çalışan bir ördek sürüsüne yol vermek için durdurdu. Pearce, durmasına rağmen altın madalyayı kazanarak büyük övgüler aldı. Bu olay, bize bir sporcunun rekabeti bir kenara bırakıp, etrafındaki canlılara duyduğu saygı ve sevgiyi gösteren tarihi bir örnek.

Adsız Kopyası

Etiyopya'nın umudu

Olimpiyatlar, dünya çapında düzenlendiği için sporcular bu etkinlikte hem yeteneklerini gösteriyor hem de ülkelerini tanıtma fırsatı buluyor. Buna en iyi örnek 1964 yılında Tokyo’da düzenlenen oyunlarda yaşandı. Tokyo Olimpiyatları’nda Etiyopyalı Ababe Bilika şampiyon oldu ve etrafını saran medya kanallarına şu mesajı verdi: ‘‘Beni boşverin. İyi bir iş yapmak istiyorsanız, benim yerime ülkemde açlıktan ölen, ilaçsızlıktan kıvranan halkımın ihtiyaçlarını tüm dünyaya duyurun!’’ Başarılı sporcunun bu sözleri o dönem öyle yankı yarattı ki Etiyopya’ya dünya çapında bir yardım kampanyası başladı.

Adsız Kopyası

Engelleri aşan dünya rekoru

Olimpiyatlarda yaşanan öyle bir başarı var ki bugün hala konuşuluyor. Bu başarı görme engelli okçu Im Dong-Hyun’a ait. Dong-Hyun, 2012 Londra Olimpiyatları’ndaki ilk rekorun sahibi. Dong-Hyun’un sol gözünde yüzde 10, sağ gözünde ise yüzde 20 görme kabiliyeti var. Tüm bu engellere rağmen Güney Koreli okçu, sporcuların yetmiş iki atış yaptığı takım sıralamasında dünya rekoru kırmayı başardı. 

Adsız Kopyası

Olimpiyat şampiyonu olma rekoru

Tüm zamanların Olimpiyat rekorlarından biri de oyunlara ülkemizden katılan Naim Süleymanoğlu’na ait. Naim Süleymanoğlu, 1996 yılında düzenlenen Atlanta Olimpiyatları’nda 64 kiloda dört dünya rekoru kırarak üçüncü kez Olimpiyatlarda madalya kazandı. Cep Herkülü lakabıyla bilinen Süleymanoğlu, aynı zamanda Uluslararası Halter Basın Komisyonu tarafından ‘‘dünyanın en iyi sporcusu’’ seçildi.

İlginizi Çekebilir