"Mikro düğün" terimi, genellikle 50'den az davetlinin katıldığı, samimi ve küçük çaplı kutlamalar için kullanılıyor. Geleneksel düğün unsurları (nikah töreni, resepsiyon, yemek, bire bir kutlamalar, hediyeler) korunurken, daha az kişiyle, daha kişisel bir atmosferde gerçekleştirilen mikro düğünler, Türkiye'de de her gün daha fazla çiftin ilgisini çekiyor. Peki neden?

Daha az davetli çağırılan düğünler, daha kişisel bir ortam oluşturmaya da olanak tanıyor. Çiftler, mikro düğün ortamında tüm davetlilerle bir bir ilgilenebiliyorlar ve bu da düğüne gelen herkes, özellikle de çiftin yakın ailesi ve arkadaşları için daha anlamlı ve unutulmaz bir deneyim yaratıyor. Her ne kadar kültürümüzde büyük düğünler önemli gibi görünse de, mikro düğünler kültürümüz için önemli başka bir noktaya aslında derinden hitap ediyor: Aile ve yakın çevre ile bağlar.

Mikro düğünlerin boyutu, evlenecek çiftin ve ailelerinin planlama stresini büyük ölçüde azaltıyor. Daha az davetiye dağıtılırken, daha sade bir oturma düzeni ve daha esnek bir bütçe sayesinde çiftler, organizasyona daha yüksek özen gösterebiliyorlar. Az sayıda kişinin katılması sayesinde, katılanlardan hiçbiri kendini ihmal edilmiş veya ana olaydan uzak kalmış hissetmiyor. Zengin detaylar ve çok sayıda katılımcı arasında kararsız kaldığında birincisini tercih eden çiftler bu yüzden mikro düğünleri daha çekici buluyor.

Ülkemizdeki düğünlerin gelenekselleşmiş yönlerinden biri de etkinlik boyunca yükselen coşku. Birçok düğün yemek masalarında başlayıp topluca oynanan oyunlar ve halaylarla son buluyor. Bu açıdan düğün, kültürümüzde biraz da kalabalık kutlama demek. Mikro düğün trendi bu açıdan bazı ailelerin beklentilerine uymayabiliyor. Bu yüzden de, bu trend dünyada hızla yayılsa da ülkemizde birçok çift karma çözümler arıyor. Kalabalık bir nikah, nikah sonrası kutlama, ve daha az sayıda davetlinin olduğu ayrı bir eğlence tarzında çözümler gittikçe daha çok rağbet görüyor.