Her türlü lojistik imkanın bulunduğu bir dönemde yaşıyoruz. Öyle ki bugün başka bir kıtadan aldığımız ürün, yarın elimize ulaşabiliyor. Ancak tarihin eski sayfalarına gittiğimizde durumun böyle olmadığını görüyoruz. Bu dönemlerde tuz ve ipek gibi değerli mallar, kervanlarla geçilen engebeli yolları aşarak ve aylarca süren yolculuklar yaparak ulaştırılıyordu. Zaman içerisinde bu değerli malların taşınması için farklı ticaret yolları gelişti. Bu yollarda sadece ticari değeri olan mallar değil; kültürler, dini değerler ve hatta hastalıklar bile taşınıyordu.